1 Ocak 2010 Cuma

OKULA BAŞLIYORUM



Sizce, sıkıntılı bir dönem mi başlıyor? Siz, çocuğunuzun kreşe başlaması fikrine kendinizi hazırladınız mı? Ailenin , “çocuğun kreşe başlaması” fikrine isteyerek karar vermesi, çocuğun kreşe uyum sürecini kolaylaştırmaktadır. Eğer kendimiz bu fikre hazırsak, şimdi çocuklarımızın bu fikre alışmasını kolaylaştırmak için neler yapmalıyız? Hadi başlayalım…


Kreşe başlama, çocuğun anne ya da bakıcıdan ayrılıp, sosyalleşmenin temellerinin atıldığı bir dönemdir. Bu dönemde çocuk, artık bireysel olmayacağı, toplumun bir parçası olacağı gerçeğini kabullenmeye başlar. Bu dönemin çocuğun hayatında oluşturacağı etkiyi mutlu bir yöne çevirmek kreş ve ailenin birlikte hareket etmesi ile kolaylaşır. Kreşe uyum süreci böylece korku ve kaygı verici bir durum olmanın ötesinde, kreşte öğreneceği yeni bilgiler çocuğa ve aileye büyük keyif verecektedir.

ÇOCUKLAR KREŞE BAŞLARKEN NEDEN PROBLEM YAŞAR?

L Annenin çocukla ilgilenen kişi/kişilerin) aşırı korumacı tutumu, çocuğu anneye karşı bağımlı yapar. Bu da çocukların kreşe uyum sağlamasını güçleştirir. Çocuğun her ihtiyacını karşılayan, ona kendi kendine giyinmesine-yemek yemesine fırsat vermeyen ailelerin çocuklara kreşe uyum sağlamada problem yaşamaktadır. Çocuklar, annelerine olan bağımlılıklarından ancak 3 yaşından sonra kurtulabilirler.

L Yeni bir kardeşin aileye katılması; Çocuk, ailesinin kardeşi ile daha çok vakit geçirmek için kendisinin kreşe yollandığı hissine kapılır. Bu yüzden çocuğa kardeşi daha doğmadan “artık büyüdüğü için” yeni bilgiler öğrenip oyunlar oynayacağı kreşe başlamayı hak ettiği söylenebilir.

L Evdeki bir huzursuzluk durumu, Çocuğun kendini güvende hissetmemesi kreşe uyumu güçleştirir.

L Kreş hakkındaki olumsuz bir tecrübe. Eğer çocuğunuz daha önce kreşe ya da çocukların olduğu bir yerde kısa bir süreliğine de olsa kendini yalnız hissetmişse bu çocuğunuz için kaygı duyacağı bir durumdur. Kreşte de ailesi tarafından yalnız bırakıldığı hissine kapılır. “Arkadaşlarıyla oyun oynayacağı yer” ona “yalnız bırakıldığı yer”i çağrıştırır

ADIM ADIM KREŞE BAŞLAMA…

J Çocuğun anlayacağı sadelikte konuşun.

Çocuğunuzun dünyasında henüz ‘kreş’ fikri şekillenmemiştir. Duyduğu her yeni sözcük gibi ‘kreş’ kelimesi de fazla bir anlam taşımamaktadır. Çocuğun zihninde ‘kreş’ kelimesi, ‘anne-babadan ya da bakıcıdan ayrılma’ yerine, ’ eğlence, oyun ve yeni şeyler öğrenme, yeni arkadaşlar tanıma’ olarak şekillenmelidir.

Kreş hakkında ön bilgi de verebilirsiniz; ancak çocuğun ilgisi doğrultusunda abartılmış doğru olmayan bilgi vermek, çocuğun kreşe başladıktan sonra hayal kırıklığına uğramasına sebep olacağından, kaçınılmalıdır.

J Çocuğunuza artık okula başlayacak kadar büyüdüğünü söyleyin.

Bilgilendirmenin yanı sıra çocuğu anaokuluna motive etmek de önemlidir. Çocuğun artık yeni bilgiler öğrenebilecek kadar büyüdüğünü, artık yaşıtları gibi kreşe gitmeyi hak ettiğini söyleyin. Çocuk kreşi “gönderilen bir yer” değil de “gitmeyi hak edilen bir yer” olarak görsün. Kreşin sadece çocukların olduğu bir yer olduğu, anne babalar nasıl işe gidiyorsa, çocukların da kreşe gittiği söylenmelidir.

J Aşamalı olarak kreşe alıştırın. Kreşin ilk günü çocuğunuzun keyif alacağına inandığınız bir etkinliğe katılmasını sağlayın. Sınıf öğretmeni ile görüşüp, kreşe başlamak için hangi etkinlik saatinin(resim, serbest oyun,kitap okuma…vb.) uygun olacağını kararlaştırın. İlk gün sadece bir etkinliğe; 2. gün, iki etkinliğe; 3. gün, kahvaltıdan öğle yemeğine;4. gün, kahvaltıdan öğle uykusundan sonraya;5. gün, kahvaltıdan ikindi kahvaltısının sonuna kadar kreşte kalmasını sağlayın. “Aşamalı alıştırma”, her yaş grubu için geçerli bir uygulamadır. Çocuğun kreşe alışması ortalama olarak bir ay sürmektedir.

J Onu alacağınız zamanı doğru olarak söyleyin. Çocuğun ilk kreş tecrübesinin hayal kırıklığı ile sonuçlanmaması için, çocuğunuza karşı kararlı ve dürüst olun. Onu kreşten alacağınız zamanı onun anlayacağı şekilde açıklayın (uyumadan ya da uykudan sonraki kahvaltıyı yapınca seni alacağım…vb).

J Çocuğun kreşe gitmesi konusunda tüm aile bireyleri hemfikir olmalıdır. Çocuğun kreşe gitmeyi reddetmesi durumunda anneanne ve babaannenin çocuğa bakması sağlanıyorsa; çocuk kreşe gitmek istemediğinde nasıl olsa birinin ona bakacağını düşünür. Eğer yaptığı bu hareketi bir kere pekiştirseniz, bu ona güç verir ve kreşe gitmek istemediğinde bu taktiği kullanır.

J Çocuğunuz kreşi canı istemediği zaman gitmeyeceği bir yer olarak görmesin! Eğer çocuğunuz türlü bahanelerle (herhangi bir yerin ağrıması, midesinin bulanması..vb) kreşe gitmek istemiyorsa ona başka seçenek sunmayın. Kreşe gitmesi konusunda kararlı oluğunuzu ona belli edin.

Çocuğunuzu herhangi bir sebepten dolayı kreşe göndermiyorsanız, kreşe her gün gitmesi gerektiği, ancak o gün kreşin “tatil” olduğu, bu yüzden anneannede/babaannede kalması gerektiğini söyleyin. (Bazen tatlı yalanlar hayat kurtarır! J).

J Ayrılık süresini kısa tutun. Çocuğunuzu kreşe getirdiğinizde, onu alacağınız zamanı doğru olarak söyleyin ve kararlı bir şekilde artık işe gitmenizin gerektiğini söyleyin. Onu sarılıp öpün ancak, vedalaşma süresini asla uzatmayın. Sizin için de biraz zor olsa da, çocuğunuzu kreş görevlisine teslim ettikten sonra elinizi sallayıp arkanıza bakmadan yolunuza devam edin. Çocuğunuz, bu konudaki kararlılığınızı öğrensin…

J Kreş kuralları hakkında bilgilenmesini sağlayın. Bazı çocuklar, kreşin birçok kuralların olduğu, sıkıcı bir yer olduğunuz düşünürler. Evinde, belki de oyuncağını hiç kimse ile paylaşmamış bir çocuk için kreş çok çetindir (özellikle benmerkezciliğin görüldüğü 2-3 yaş döneminde)! Paylaşmak, sınıf kurallarından bir tanesidir. Sınıf kurallarını öğretmenlerden öğrenip, siz de çocuğunuzun bu kurallara uymasını destekleyiniz. Bu kurallara neden uymamız gerektiğini siz de anlayacağı bir dille açıklayın.

EĞER ÇOCUĞUNUZ KREŞE GİTMEYİ REDDEDİYORSA…

< Çocuğunuzun neden kreşe gitmek istemediğini sorun. Kreşe gitmek istememesinin sizce geçerli bir nedeni varsa, kreş personeli-aile işbirliği ile bu sorunun ortadan kaldırılması/en aza indirilmesini sağlayın.

< Kreşe gelene kadar sorun yaşıyor ya da kreş kapısının önünde çocuğunuz içeri girmek istemiyor ve sizin gitmenize izin vermiyorsa, okula bağımlı olmadığı ebeveyni tarafından getirilmesini sağlayın.

< Bazı çocukların ilk haftalarda sorunsuz gittiği kreş, bir süre sonra ilgi çekiciliğini kaybeder. Kreşe gelmemek için türlü bahaneler uydurur. Bazı çocuklar ise ilk günlerde daha kreşe gelmek istemez ağlayarak tepki gösterirler. (Genellikle çocuklar kreş ya da anaokuluna gelene kadar ağlayıp, gitmek istemeyip kapıdan içeri girdikleri andan itibaren her şeyi unuturlar. Ama sizin aklınız hep çocuğunuzla ayrıldığınız zamanki ağlamasındadır...)

SİZE DÜŞEN GÖREVLER:

CÇocuklarınız sizin sözel olmayan duygularınızı anlamada yetenekli olduklarının unutmayın! Çocuğunuzun kreşe emin, rahat ve güvende olarak başlaması ve mutlu olması için siz de bu konuda emin ve kararlı olun. Kreşle ilgili olumsuz düşüncelerinizi, kaygılarınızı çocuğunuzun yanında konuşmayın. Endişelerinizi, kreş personeli ile konuşarak ortadan kaldırmaya çalışın.

CKreşe başladıktan sonra çocuğunuzda olabilecek tüm değişimlere karşı iyi bir gözlemci olun. Eğer problem olduğunu düşündüğünüz bir sorun varsa, kreşteki personelden (kreş müdürü/eğitim uzmanı / sınıf öğretmeni, sınıf annesinden ) problemin çözülmesine yönelik destek alın, birlikte hareket edin.

CÇocuğunuzun ilgileri ve varsa özel durumu hakkında kreş personeline bilgi verin.

CÇocuğunuzun bu ilk “ayrılık” ya da ilk “okul “ tecrübesinin rahat geçmesi, kreşin olduğu kadar sizin de elinizde


0 yorum:

Yorum Gönder